Altcoins Talks - Cryptocurrency Forum
Local => Kripto Para Türkçe Forumları (Turkish) => Off-Topic(Konu Dışı) => Topic started by: alidurmaz on September 25, 2018, 04:41:59 PM
-
İçinizde bizde de ‘Galip Derviş’ adıyla büyük çapta ABD’deki ‘Monk’ dizisinden esinlenerek yapılmış diziyi bilenleriniz, hatta ‘Monk’un kendisini beğenerek izleyenleriniz mutlaka vardır. Dizinin bir bölümünde, polislikten çıkarıldığı halde zihni farklı çalıştığı ve o sayede pek çok karanlık olayı çözebildiği için Emniyet örgütü tarafından danışman olarak kullanılan Monk, huysuz bir amirin kendisine takması yüzünden, bu işini kaybeder. İş ararken bir gazetenin yanlışları tespit etmek için eleman aradığını öğrenerek başvurur. Mülakata giderken de yanında bulduğu yanlışların listesini götürür. Mülakatı yapan listenin uzunluğunu görünce, ‘‘Kaç günlük hatalar bunlar?’’ diye sorduğunda, Monk, ‘‘Tek günlük’’ cevabını verir…
Dikkatle gözden geçirilirse, gazetelerde -tabii bu arada televizyonlar ve dergilerde de- bazısı gerçekten vahim hatalar yapıldığı görülecektir.
- Reklam -
Birkaç kez başıma geldiği için biliyorum: Amerikan gazete ve dergilerine haber veya yorum konusu olanlar aranırlar… Arayan, haber veya yorumda yer alan sözlerin, cümlelerin sahiplerine ait olup olmadığının, doğru yansıtılıp yansıtılmadığının son bir kez daha teyidini almak ister.
Gazetesi veya dergisinde çıkan haber/yorumda yanlışlık yapılmasını engellemek için sırf bu amaçla kurulmuş özel birimler vardır pek çok yabancı ülkede.
Son zamanlarda bir şey daha yaptı Amerikan medyası: Özellikle ABD başkanı Donald Trump’ın ve genel olarak da bütün siyasilerin söyledikleri ile gerçekler arasındaki çelişkileri sergilemeye başladı. Dikkatli okurlar ülkelerini yönetenlerin şimdiye kadar söylediklerinin ne kadarının yalan olduğunu bu sayede biliyor…
New York Times’ta sıkça ‘Fact Check of the Day’ başlığı altında bu yapılıyor (yapan Linda Qui).
Washington Post gazetesi 1 Haziran 2018 tarihinde, üç muhabirinin imzasını taşıyan şöyle bir haber yaptı: ‘‘Trump 497 günde tam 3 bin 251 doğru olmayan veya yanlış beyan sayılacak iddiada bulundu.’’
Amerikan halkı başkanlarının böyle biri olduğunu biliyor.
Zaten Amerikan gazetelerinin çoğunda, her gün daha önceki günlerde yapılmış bilgi yanlışlarının sergilendiği bir bölüm de bulunur.
Tabii ayrıca hemen her gazetenin genel yayın politikasının da zaman zaman sorgulandığı birer ‘okur temsilcisi’ vardır itibarlı yabancı gazetelerin…
Bizde de bazı gazeteler yıllardır ‘okur temsilcisi’ barındırıyor, yapılan yanlışları tespit etsin, bilgilerin doğrusunu okurlarla paylaşsın diye…
Şahsen çok dikkatle okuduğum yazılardır ‘okur temsilcisi’ imzasıyla yazılanlar…
Hem okurum, hem de ‘‘Allah bu arkadaşlara güç, kuvvet versin’’ diye dua ederim.
Son zamanlarda bu duaya ‘‘Aman, inşallah başlarına bir şey gelmez’’ endişemi taşıyan bir cümle daha ekledim.
İşleri zorlaştı çünkü.
Zorluğun ilk sebebi, haber yazımında dikkat yoğunlaşmasının azalması; buna bir de aldırmazlık sebebini ekleyebilirim.
Gazeteler -tabii haber kanalları ve dergiler de- siyasette taraf haline geldikleri için ‘gerçek’ kaygısının yerini başka kaygılar alıyor. Muhabirin gerçeğin bir türünü yazması yetiyor; o her ayrıntıyı doğru yazsa da editörün müdahalesiyle haber bambaşka bir biçim alabiliyor. Bu arada sadece olgu çarpıtmaları değil bilgi yanlışları da gazetelere bolca sızabiliyor.
Okur, özellikle de dikkatli okur, yıllardır elinden düşürmediği gazetesinde karşısına çıkan çarpıtma ve yanlışlardan duyduğu şaşkınlığı ‘okur temsilcisi’ne şikayet olarak gönderiyor. Sizler de benim gibi o yazıların hastası iseniz, sallapatilik ve tarafgirlik örneklerinin boyutlarını görünce afallamamanız mümkün değildir.
Ben afallıyorum.
Neden bu konu?
Şundan: Türkiye giderek haberlerini yerleşik medyadan -gazeteler, haber kanalları ve dergilerden- değil, internet siteleri ve sosyal medyadan alan bir ülke haline dönüşüyor. Medyasına güvenmeyen bir ülke oluyoruz.
Yakın zamanda patron değiştirmiş Hürriyet’in okur temsilcisi Faruk Bildirici’nin bugünkü yazısı (başlığı: ‘Sosyal medya olmasaydı’) tam da bu gelişmeye işaret ediyor.
Kötü mü? Değil elbette. Ancak gazetecilik mesleği açısından da iyi bir şey değil.
Özellikle de siyaset ve siyasiler açısından iyi bir şey değil. Bugün iyi imiş gibi görünse ve bundan yararlanıldığı sanılsa bile, orta ve uzun vadede, özellikle de kritik dönemlerde, ters tepebilecek bir özellik bu.
Gazetelerde yazamaz duruma getirilen veya siyaset yazmayı bırakıp magazine sığınan yazarlar, haberleri değerlendirilmeyen veya artık kendilerine gazetelerde yer bulamayan kıdemli muhabirler, tartışma programlarında görüşlerine yer verilmemesi için listeler hazırlanan kanaat önderleri bulunan bir ülkede, yazan, habercilik yapan, yorumlar yapanların değerleri de düşer…
Parasının değerinin düştüğü gibi…
Yalnız kendi ülkemizde değil, dışarıdan bakıp Türkiye’de olup bitenleri değerlendiren başka ülkelerde de değeri düşer medyanın…
Dolar aldı başını gidiyor ve ne yapılıyorsa ısısı alınamıyorsa, acaba bunda da medyamızın bugünkü durumunun payı var mıdır?
Siz bu soruyu da ‘okur temsilcileri’ meslektaşlarımıza sorun derim.
ΩΩΩΩ
Fehmi Koru
http://fehmikoru.com/trump-497-gunde-tam-3-bin-251-yalan-soylemis-biliyor-muydunuz/
-
Trump tam bir psikopat , dünyanin virusu gibi birsey bu adam kisa bir sure icinde yok olacagina inaniyorum suikasta bile gerceklesebilir amerika derin devleti tarafindan.
-
Türkiye Küçük Amerika derlerken çok da haksız sayılmazlarmış demek :) Siyasetçi her yerde aynı. Sülük gibiler, fukara sümüğü gibi yapışıyorlar millete.
-
Türkiye Küçük Amerika derlerken çok da haksız sayılmazlarmış demek :) Siyasetçi her yerde aynı. Sülük gibiler, fukara sümüğü gibi yapışıyorlar millete.
Malesef siyasetçi konusunda haklısınız. Adamlar inanmadıkları şeyleri bile o kadar güzel savunuyorlar ki, şaşırıp kalıyorum. Bazen iyi ki siyasetçi olmadığıma şükrediyorum .(bu eleştirim siyasi görüş ayırmadan tüm siyateçiler için geçerlidir.)
-
Gunumuz dunyasinda bu tarz liderlere olan populerlik git gide artti ve sonunda amerikada bu akima uyarak bu zibidiyi basa gecirdi , bu tarz liderlerin dunyayi nasil kaosa goturdukleri gorununce oy verenler nasil pisman olacaklar bakalim.
-
Bu tarz liderler zaten sürekli yalan söylerler. Bilimsel bir gerçek olarak 21 gün sonra insanlar unutuyor onlar da bunu değerlendiriyorlar. Bunu zaten türkiyemizin siyasetçilerinde bol bol görebilirsiniz.
-
Bu tarz liderler zaten sürekli yalan söylerler. Bilimsel bir gerçek olarak 21 gün sonra insanlar unutuyor onlar da bunu değerlendiriyorlar. Bunu zaten türkiyemizin siyasetçilerinde bol bol görebilirsiniz.
Bizimkiler artik degil 21 gun dun soyledigi seyin bugun tamtersini soyluyolarlar attiklari yalanlarin haddi hesabi yok milletin akli ile oynamak onlar icin bir hobi olmus durumda.
-
İleride biyografisini yeniden yazdığında yalan söylerken içim yanıyordu ama ülkemin menfaatleri, Amerikanın bölünmezliği ve dış güçlerin saldırılarının bertaraf edilmesi adına bu yalanları söylemek zorundaydım der olur biter :)
-
Bu adamı zaten çok merak ediyorum kim ne amaçla oraya geçirdi. Kaç milyar dolar ödedi yada ne amaçla bunu başa getirdiler. Inşallah Bush'un yaratmaya çalıştığı yoldan ilerlemez. Geldiginden beri tüm ülkelerde bir gerginlik hakim.
-
bush, obama ve trump bu üçünün başkanlığını takip ettim. trump, bush dan daha beter. hani savaş çıkartmadı belki ama belki ikinci başkanlığında artık seçilir ise yapacak. hani amerika kendisini yalnızlaştırıyor bu trump sayesinde.
-
Siyasetcilerin malesef dikkat etmedigi birşey. Umurlarında degil soylenilen yalanlar. Ama insanlar bunların farkında.. Bunları unutmamalılar.
-
birinin şuna atma ziyaaaa demesi lazım artık :) gerçi bizimki de bir öyle diyor bir böyle diyor baktığın zaman.dürüst adamdan siyasetçi zor olur zaten.
-
Tırampı bu dünyanın başına bela olsunlar diye başa getirdiler. Yoksa böylesi bir adamı neden seçsinler.
-
Adam günde ortalama nerdeyse 7 yalan söylemiş birde bu adam başkan bilmiyor mu yalanlarının ortaya çıkacağının. Gerçi dünyanın en gereksiz insanı Trump diyebiliriz.
-
amerikadaki kurum mekanizmaları güçlüdür. trumpı al aşağı etmenin yollarını arıyorlar. zira birkaç tane sebep öne sürdüler. azledilme durumu söz konusu. ama gelenekselci amerikan politikası kolay kolay değişmez.
-
Bunların hep cezasını çekecek önümüzdeki seçimlerde büyük ihtimalle kaybetmesi bekleniyor seçimleri trump'un bakıp görücez
-
trump seçileli 500 gün olmuş ha. zaman su gibi geçiyor valla. o kadar yalanı nasıl saymışlar hayret.
-
Yalan makinasına bağlasak demekki makina bozulcak bu adam böyle evirip çevirir doğruyu yalan, yalanıda doğru gibi söyler daha çok duyarız yalan haberlerinin.
-
Ne ara bunları tekrar seçimleri geldi kasımda ön seçimleri var heralde bu millet akıllanmamışsa hala trump seçilir atarlı reyiz
-
Kaşıkçı olaylarındada bol bol yalan söylemiştir ondan daada artmıştır şimdi bunun yalanları yalancı adamın teki olduğu biliniyordu zaten amerikalılar düşünsün
-
Yalan söylemeyen başkan mı var hepsi söylüyor bizimkide söylüyor ertesi gün kendi cümlesini yalanlıyor bu siyaset böyledir
-
nerden biliyorlar, yalan makinesine mi sokmuşlar :) bu trump yönetimi bir dönem daha abd başkanlığında kalacak gibi. cumhuriyetçiler için zafer olabilir belki ama eğer bu elemanı indiremezler ise hukuki yollar ile amerikanın başı iyice ağrıyacak.
-
var böyle insanlar maalesef hatta bi tane adam var dün söylediğini bugün inkar ediyor
-
amerikada dolar krizi, iç savaş, trumpın düşürülmesi, belki suikaste kurban gitmesi gibi bazı komplolar var. nato, rusyaya savaş açmaya çalışıp da amerikayı bu savaşa çekmek istiyor falan. büyük devlet olmanın da bir sürü riski var. 21 trilyon dolarlık abd borcu, sürekli artıyor. trump ne yapsın.