follow us on twitter . like us on facebook . follow us on instagram . subscribe to our youtube channel . announcements on telegram channel . ask urgent question ONLY . Subscribe to our reddit . Altcoins Talks Shop Shop


This is an Ad. Advertised sites are not endorsement by our Forum. They may be unsafe, untrustworthy, or illegal in your jurisdiction. Advertise Here Ads bidding Bidding Open

Show Posts

This section allows you to view all posts made by this member. Note that you can only see posts made in areas you currently have access to.


Topics - alidurmaz

Pages: 1 ... 28 29 [30] 31
436
Kripto Para Haber / Kripto Para Piyasasının En Zenginleri
« on: July 19, 2018, 08:30:11 PM »
Kripto para pazarı ve onu çevreleyen endüstri geçen sene boyunca,dünya çapında ve hükümet çapında ciddi anlamda politik tartışmalara sahne olmuştu.Bunun iyi tarafı, kripto para piyasasının güvenilirliğini oluşturduğuna dair bir işaret ve şimdi çok daha fazla insan bu pazara girmeye istekli.Buna konuda bir araştırma yayımlayan*Forbes dergisi ilk kez, kripto para piyasasında en zengin 10 iş adamının listesini yayımladı.

İşte O Liste Ve Mal Varlıkları :Chris Larsen

Ripple’ın kurucu ortağı Chris Larsen, bu listeye yaklaşık 7.5 milyar dolar ila 8 milyar dolarlık kripto para varlığı ile girdi. Chris Larsen, bir melek yatırımcısı olmadan önce, bir çok şirket kurdu.Bu şirketler arasında,Palo Alto Funding grubu ve E-Loan gibi şirketlerde var.

Joseph Lubin

Listede ikinci sırada Ethereum’un* kurucu ortaklarından bir isim var.Kripto varlıklarının toplam değerinin 1 milyar dolar ila 5 milyar dolarlık bir değer olduğu tahmin edilmekte. Aynı zamanda, ABD merkezli yazılım şirketi ConsenSys’in de kurucusudur.

Changpeng Zhao*

Changpeng Zhao ya da daha yaygın olarak “CZ” olarak bilinen, Forbes’in listesinde kripto varlıklarında yaklaşık 1,1 milyar dolar ila 2 milyar dolarlık bir miktarla üçüncü sırada yer alıyor. Şu anda en büyük borsa Binance’in CEO’sudur.Binance ile şöhrete kavuştu ve lansmandan 180 gün sonra en çok kullanılan borsa oldu.

Tyler ve Cameron Winklevoss

Çok konuşulan ve tartışılan bu ikizler listede dördüncü sıradalar,her biri kripto varlıklarında yaklaşık 900 milyon dolar ila 1,1 milyar dolar arasında. Her ne kadar Winklevoss ikizleri Facebook’a karşı uzun süren davalarından dolayı daha çok anılmakta ve hatırlanmakta olsa da, kendileri de oldukça başarılı olmaktadırlar. Her ikisi de*internet girişimcileri olmadan önce Amerika’yı Pekin Olimpiyatları’nda* temsil edilen profesyonel kürekçilerdi.

Matthew Mellon

Bireysel yatırımcı Matthew Mellon’un kripto paralarda olan varlıkları için yaklaşık 900 milyon dolar ile 1 milyar dolar arasında değişiyor.



Brian Armstrong

Brian Armstrong’un 900.000 $ ile 1 milyar dolar arasında değişen kripto varlıkları var. Coinbase adlı dünya çapındaki borsanın kurucusu ve CEO’sudur. Birkaç kitap yazdı ve “Bitcoin Rise and Fall” adlı bir filmde rol aldı.

Matthew Roszak

Matthew Roszak, Forbes’in kripto endüstrisindeki en zengin insanlar arasında yedinci sırada.900 milyon dolar ila 1 milyar dolar arasında değişen kripto paralarının olduğu biliniyor.Ayrıca zamanda Bloq’un kurucusudur.

Anthony Di Iorio

Ethereum’un kurucusu ve CEO’sudur.Anthony Di Iorio aynı zamanda Forbes’in en zengin kripto listesinde yer aldığı ve toplamda 750 milyon dolardan 1 milyar dolar arasında bir kripto paraya sahip.Ayrıca en etkili kripto para evangelisti olarak da olarak bilinir.

Brock Pierce

Bitcoin Vakfı başkanıdır, ve 700 milyon dolar ile çeşitli kripto para birimlerinde 1 milyar dolarlık bir para kazandı.

Michael Novogratz

Michael Novogratz. Forbes’in listesinde, 2007’deki en zengin kişilerin bir parçası olarak da yer aldı. Kripto para varlıklarda yaklaşık 700 milyon dolar ila 1 milyar doları var.Ayrı zamanda Halen Galaxy Digital’in CEO’su.

437
Mastercard, Blockchain para biriminin kısmi rezervlerini yönetmek için geliştirdiği yöntemin haklarını içeren bir patent aldı.

Mastercard’ın son patentiyle, mal almak için kripto para kredi kartlarımızı kullanmaya daha da yaklamış bulunuyoruz. Dosyalama yöntemine göre, yöntem hem fiat hem de kripto para birimlerinin tek bir profil altında depolanmasını ele alıyor. Bu, bir kullanıcı olarak bankanızla bağlantılı iki hesabınız olacak anlamına geliyor.

Mastercard, kripto paranın en büyük avantajının, aslında en büyük zorluğu olduğuna inanıyor

Belgede Mastercard, kullanıcıların anonimliğinden dolayı kripto para birimlerini fiat para birimlerine nasıl tercih ettiklerini açıklayan patent hakkından söz ediyor. Şirket, bazı tüketicilerin sahtekarlığı önlemek için dijital para birimlerini seçtiğine inanıyor.

Ancak Mastercard, kripto para birimlerinin fon alıcılarına çok az koruma sağladığını savunuyor. Geleneksel fiat ödemeleri birkaç saniye içinde işlenirken, kripto işlemleri bazen on dakika kadar sürebiliyor. Örneğin bir perakende mağazasında kripto para ile ödeme yapmaya çalışıyorsanız, bu gecikmeli teyit sorun olabilir.

Ek olarak belgede, insanların geleneksel ödeme yöntemlerinden çok farklı olduğu için kripto para birimleri ve Blockchain’den uzaklaşabildikleri de belirtildi. Bu nedenle, fiat para birimleri için halihazırda mevcut olan sistemleri dijital varlıklar ile birleştirmek, merkeziyetçiliğin faydalarını korurken, potansiyel olarak teşvik de edebilir.

Mastercard’ın bu hamlesi meyve verecek mi?

Teoride her şey mantıklı. Genellikle tüm patentlerde olduğu gibi Mastercard’ın ne yapmak istediği tamamen açık değil. Örneğin, bu sistemin Blockchain ile tamamen desteklenip desteklenmeyeceğinden söz edilemiyor.

CNBC’ye gönderilen bir e-postada , Mastercard’ın iletişimden sorumlu kıdemli başkan yardımcısı Seth Eisen şunları söyledi:

Müşterilerimiz ve kart sahiplerimiz için değer yaratmak amacıyla pazara yeni fikirler ve yenilikler getirmenin yollarını sürekli olarak araştırıyoruz. Patent uygulamaları bu sürecin bir parçası olup, fikrin piyasaya çıkıp çıkmadığı iyice belirlenmeli ve şirketin fikri mülkiyetini korumak için adımlar atılması gerekmektedir.

Mastercard, geleneksel ödeme sistemlerini kripto paralarla birleştirmenin kolaylıklarının yanı sıra, sahtekarlıkla mücadeleye de yardımcı olacak. Varsayımsal olarak sistem, kredi verileri, tarihsel fiat işlem verileri veya demografik bilgiler gibi kullanıcıların daha önce ulaşamayacağı bilgilere erişmek için kripto para birimi işlemlerinin meşruluğunu değerlendirmek adına mevcut sahtekarlık ve risk algoritmalarını kullanacak.

438
Evet şimdi soru şu: İşsizlik veya parasızlık yüzünden neler yapmak zorunda kaldınız

İlk cevabı ben vereyim, bounty kovalamaya başladım :)

439
Bu konuyu daha önce açılan postun altında paylaşmştım. Benim için önemli bir konu olduğu için dikkatleri çekmek için ayrı bir psot açıyorum. Umarım Milletimize faydası olur.

Güney Kore Güney Kore'de yaşam ve tasarruf
Güney Kore'de yaşam ve tasarruf
Aydınlık Karanlığı Yenecektir. Kore birleşirse Kuzeyi de aydınlanacak.
Güney Kore "Han Nehri Mucizesi"

Kore 1910'da Japonya idaresine girdi. 35 yıllık beraberlik 1945'de Japonların 2. Dünya savaşı  yenilgisi ile sona erdi. Kuzeyden Sovyetler, Güneyden Amerikalılar Kore'yi işgal etti.  Sovyet ve Amerikan ideolojik anlaşmazlığı sebebiyle neticede  Kuzey ve Güney Kore oluştu.

Günümüzde Kuzey Kore, Kim ailesinin komunist yönetimi altındadır. Alanı 120bin km2, nüfusu 25 milyon. 40 milyar $ hacimli bir ekonomi. Kişi başı yıllık ortalama geliri alım gücü iyileştirmesiyle 1800$'dır. İşsizlik %25 düzeyindedir. Devlet geliri 3.2 milyar$, gideri 3.3 milyar$'dır. Kuzey Kore'nin nükleer gücü var. Kuzey Kore ekonomik olarak fakir, askeri harcamaları fazla, halkının refah düzeyi düşük, uluslararası ilişkilerinde izole durumdadır. İleride Güney Kore ile birleşmesi umulan, yakında iflas edecek, yıkılacak bir ülke olarak görülmektedir. Kuzeyde Çin ve Rusya ile komşudur.

Güney Kore yaklaşık 100bin km2 alana haiz bir yarımada ülkesidir. Nüfusu 50 milyon. 1953'te Kore savaşı sona erdiğinde savaşta 3 milyon insanını kaybetmiş, çok fakir ve kişibaşı yıllık geliri 67$'dı.         ABD geliri o zaman 2449$ ve Güney Kore gelirinden 36 kat daha fazlaydı 2449/67=36.6.

Güney Kore, 2015 itibariyle ekonomisi 1.8 trilyon dolar büyüklüğünde ve kişibaşı yıllık geliri 35 300$'a ulaşmıştır.  İş gücü 26 milyon ve işsizlik %3 civarındadır. Yüksek kazançlı %10 nüfus servetin %38'ine sahiptir. Hükümetin 2014 yaklaşık geliri 351 milyar $, gideri 337 milyar$'dır. Ülke ihracatı 573 milyar$, ithalatı 526 milyar$'dır. Güney Kore 60 yıl içinde,  gemi, tanker, otomobil, çelik ve sanayi üretimi gelişmiş, Olimpiyat Organizasyonu yapan, Dünya'nın onikinci (12.) büyük ekonomisidir. İhracat ve ithalatında en önemli üç ülke Çin, ABD ve Japonya'dır. Suudi Arabistan, Katar ve  Avustralya bu üç ülkeyi takip etmektedir.

Güney Kore ekonomik gelişmesi  "Han Nehri Mucizesi" nasıl oldu?                                         

Güney Kore yokluk  ve harap durumda Kore savaşından çıktıktan sonra uzun yıllar ABD yardımı aldı. Bu yardımın toplam değeri bağış ve borç olarak 1946-78 dönemi için  60 milyar$  hesaplanmaktadır. Alınan yardımlar devleti yönetenler tarafından akıllıca beş (5) yıllık planlarla  ikame ekonomisi ve aile şirketlerinin gelişmesi için harcandı.  Özellikle Başkan Park (1961-1979)  vergi kesintisi yaparak, hükümet kredisi vererek, standartlarda esnemelere izin vererek şirketlere teşvikte bulundu ve  devlet destekli aile şirketleri oluşturdu. Bu şirketler o dönemdeki Amerikan tavsiyesi olan küçük ve orta ölçekli şirket kurulmasından farklıydı. Güney Kore yüzdeyüz okur yazar bir toplum olarak, üretim ve ihracat yapmayı hedefleyen bir model izledi. Alınan dış borçlar verimli alanlarda kullanıldı ve yabancı yatırımcılar önce iç ihtiyaç üretimine yatırım yaptı. Yatırımlar,  kâr transferine dayanacağından yabancı yatırımcıların para transferleri engellenmedi. Araştırma geliştirme ve yurt dışında eğitim önemsendi. Japonya'dan yarı iletken teknolojisi desteği alındı. Hükümetler ham madde ithali, teknoloji transferi ve eğitim için para harcadı. İşçi sınıfı az paraya razı oldu ve halk uzun yıllar tüketim ekonomisinden uzak durdu.

Kore  1997 Asya finansal krizi olduğunda ihracat azalması ve işsizlikle yüzyüze geldi. Kriz, Kore gibi Borç/Özkaynak oranı yüksek olan, kısa dönem borçları fazla olan ülkelerin ekonomilerinin uzun dönemde sıkıntılara girebileceğini ve finans sektörünün yeterince disiplinli olmadığını gösterdi. Halk, Hükümetin borçlarını ödeyebilmesi için altın yüzük, bilezik ve mücevher bağışında bulundu. Elde edilen 227 ton altın (2015 değeri yaklaşık 7.5 milyar $) IMF'den alınan 54 milyar $  borç taksit ödemesinde ve dengeli bütçe için kullanıldı.

Kore'de ekonomi 1998'de  %7 ve 1999-2000  yıllarında %9 gelişti. 2003-2007 döneminde ekonomide ortalama %4 gelişme oldu. 2008 krizi Güney Koreyi olumsuz etkiledi. Ancak tedbirler alınmaya çalışıldı. Kore gibi ihracata dayalı ekonomiler örneğin Japonya, Almanya ve Çin  uluslararası finans krizlerinden etkileniyorlar çünkü krizler ticari faaliyetleri azaltıyor. Çözüm olarak kriz dönemlerinde iç pazar canlı tutulmaya çalışılıyor. 2015 itibariyle öngörülen kalkınma hızı %3-4 arasındadır.

Kore halkı  50 yılı aşan bir süre, 2000'li yıllara kadar günlük yaşamında fedakarlıklar yaptı. Günümüzde aileler çocukların eğitimine çok para harcıyor ve Güney Kore'de doğum oranının düşük olmasının, (Kore'de aile doğum oranı bin kişide 1.2, Türkiye'de 2.0)  ana sebeplerinden biri eğitim mali yükünün fazla olmasıdır. Amerika, İngiltere ve Japonya'da Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın %3'ü, Güney Kore'de %6'sı eğitime gitmektedir. Koreli aile, çocukları geride kalmasın diye İngilizce, Fen bilgisi veya diğer alanlarda harcamaktan kaçınmıyor. Yaşlı Güney Koreliler Japonları ve Çinlileri sevmez. İkinci Dünya savaşı dönemi Japon işgali sırasında Kore dilinin yasaklanması, eğitimin Japonca yapılması, Koreli kadınların Japon erkeklerinin moralini yükseltmek için hizmet vermeye zorlanması ana sebepler sayılabilir. Çinliler de Kore savaşı, Kore'ye gelen Çin'li göçmenler ve son zamanlarda Çinli balıkçıların Kore sularında avlanması ile negatif bir profile sahipler. Ancak bu iki kuvvetli komşu Kore'nin rekabetçi olmasında  destek sayılabilir ve aralarındaki ticari ilişki üst düzeydedir.

Tasarruf: Kore'de hane tasarruf oranına bakıldığında 2008-2015 dönemi için ortalama %4.5'dur. Bu oran 1997-2008 döneminde  %7.6'lar düzeyinde ve daha önceki yıllarda %25'ler seviyesindeydi. Azalma, Kore'de son zamanlarda gelir kadar, giderin de arttığını gösteriyor. Koreli aile yaşamında önemli istekler, ev sahibi olmak, çocuğuna iyi bir tahsil sağlamak, evlilik parası biriktirmek, emekliliğe hazırlık ve acil durumlar için tedbir almaktır. Korelinin refahı artarken harcaması artmakta, kredi olanakları gelişmekte ve kazanılan para öncelikli alanlara harcanmaktadır. Bankalardan kredi çekme kolaylığı Korelileri borçlandırmıştır. Ev alan Koreli, borcunu ödemektedir. Tasarrufun 2010 sonrası  daha az olması faizlerin, enflasyondan daha az olması görüşüyle de açıklanmaya çalışılmaktadır.

Kore'de bir başka husus  brüt tasarruf (gross saving) dediğimiz şirket kârlarının ve başka ülkelerdeki kazançların dahil edildiği tasarruf oranının yüksek olduğudur. Bu tasarrufun ortalaması 2010-14 dönemi için %34.4 düzeyindedir. Dolayısıyla Koreli ailelerin birikimi az, ama Kore'nin birikimi çok diyebiliriz.

Kore'de son on beş yıl banka faizleri %5.3 ile %1.5 aralığında seyretmiştir. Kriz zamanları faizler artmaktadır. 2015 yılı faizi ortalama %2'dir (%2.5-1.5 bandında). Enflasyon 2008'de %4.7 ve 2011'de %4 tepe değerlerini görmüş en düşük olarak da %1.3 düzeyinde olmuştur.

Koreliler: Başka ulusların değerlendirmesinde Korelilerin milliyetçi oldukları, çevreye saygılı oldukları, heyecanlı, aceleci oldukları, akıllı telefonlarını göz takibinde tuttukları, gençlerin  teknoloji düşkünü ve Newyork, Paris ve Londra giyimini takip ettikleri söylenmektedir. Kamu çalışanlarının, yurttaşlara etik davranması yasalarla güvence altında olup, önemlidir ve Kore'de rüşvet azdır. Koreliler sorulduğunda %3'ü bir işi yaptırmak için rüşvet vermek zorunda kaldığını söylemiştir. Herkesin ufak veya büyük miktarda bile olsa ödemesini kredi kartı ile yapması teşvik görmektedir. İnternet kullanımı çok yaygındır.

Koreli erkek:  Ailenin reisidir. Baba  olarak  yiyecek, giyecek ve ev temininden sorumludur. Evin reisi önce ebeveynlere, kardeşlerine ve takiben eşine ve evlatlarına karşı sorumludur. Ailelerin 500 yıllık soyağacı vardır. Yaşça büyüğe eğilerek selamlama ve saygı gösterme adeti vardır.  Koreli  çok çalışır diyebiliriz. OECD ülkeleri yıllık çalışma süresi ortalaması 1773 saat, ABD ortalaması 1789 saat iken, Korelinin ortalaması 2163 saattir.

Koreli kadın: Eskiden var olan evinde ailesiyle ilgilenen, doğum yapan, kocasının ardında duran  kadın modeli artık yoktur.  Fabrikaların üretim hattında, tekstilde, bankalarda ve mağazalarda milyonlarca kadın çalışıyor. Samsung bazı bölüm başkanlarına (CEO)  kadın atadı. Kadınların iş hayatındaki rolü gittikçe artmaktadır. Son delil Güney Kore'nin üçüncü Başkanı Park Geun-hye, general Park'ın kızıdır.

Gençler: Koreli kızların köprülü bir burun ve iri gözlere sahip olmak istediği doğrudur. Evlilik iki ailenin birleşmesi olarak görülmektedir. Anne baba desteki tanışmalarla  ve  gençler arası grupların iletişimi ile yapılan evliliklerin sayısı birbirine yakındır. Evlenme masraflıdır. Aileler bu masrafı çocuklarına olabildiğince az hissettirmeye çalışır. Gelin tarafı mobilya, beyaz eşya, erkek tarafı ev temin masraflarını ödemektedir. Evlilik töreni, balayı masrafları %50 paylaşılmakta ve aileler arası karşılıklı hediyeler alınmaktadır. Kızlık soyadı evlilik sonrası muhafaza adilebilmektedir.   

Genç kız veya erkek mezunlar için Hyundai, Samsung, Daewoo, LG gibi aile holdinglerinde iş bulmak önemli başarıdır.  Chaebels denilen bu aile şirketleri birbirinden farklı alanlarda çalışır. Örneğin Samsung televizyon ve akıllı telefon üreten elektronik bölümü yanında petrol tankeri üreten, ülke çapında hayat sigortası şirketleri ve otel zinciri iştirakleri ile tüm Dünya'da tanınmaktadır. Holding, aile şirketi veya hanedanlık denilen bu şirketlerin Batı şirketlerinden farkı şudur. Batı şirketlerinde şirket sahibi ve yönetim ayrı tutulur. Bu şirketlerde ise kararlar aileden olan patronlar tarafından yapılmaktadır. Aileden gelen patron, son kararı verebilmektedir. Tabii bu ailelerin şirketleri Hükümet isteklerine göre çalışma alanlarını seçmiş ve devlet isteğine uygun alanlarda yatırım yaparak teşvik almışlardır. Son zamanlarda hantallıklar, yenilenme ataletleri olsa da Koreyi tüm Dünya'da tanıtan bu aile şirketleridir. 2015'li yıllarda yeni yapılanmalara giderek zarar ettikleri alanlardan çekilmeye çalışmaktadırlar.

Kore para birimi won'dır. 1165 won yaklaşık 1$'dır. Eğitim harcamaları Güney Kore'nin bütçesinin %15'5'u düzeyindedir.  ve bu harcama yüksek sayılabilir. Kore'den daha çok harcayan ülkeler ABD %17.1, Meksika %24.3, Birleşik Arap Emirliği %22.5, Fas %26.4, Güney Afrika %18.5  söylenebilir.

Kore'nin geleceği: Güney Kore ekonomisi tipik özellikleri, düşük enflasyon (%2 altında), düşük işsizlik oranı (%3 civarı), kazancın eşit dağılımlı olması ve ihracat fazlası olmasıdır. Eskisi kadar hızlı gelişme olmasa da refahın gelecekte devam ettirilmesi birinci arzudur.

İkinci arzu, Kuzey Kore'nin Güneyle birleşmesidir. Güney, Kuzeyle birleşmeyi arzulamaktadır. Kuzey Kore'nin uzun dönemde  siyaseten liberal demokrasiyi seçmesi,  ekonomik olarak Güney Kore düzeyine getirilmesi ve 75-80 milyonluk 220bin km2 alanlı  Birleşik Kore'nin kurulması arzulanmaktadır. Kuzey Kore'nin, Güney Kore'ye entegrasyonu uzun dönemde iş gücünü ve iç tüketimi artıracaktır. Almanya birleşmesinde olduğu  gibi, Kuzey Kore'nin  altyapı inşası, yenilenmesi  büyük bir mali yük getirecek ancak 10-15 yıl süreyle Kore ekonomisini de canlı tutacaktır.

Kore günümüzde teknolojik yenilikçiliğe/inovasyona  ve eğitime verdiği önemin karşılığını almaktadır. İnovasyon teşviki, yeni iş alanları açmakta ve eğitilmiş iş gücü verimliliği artırmaktadır.

Ayrıca denizlerde büyümek isteyen Çin'in isteklerinin, Japonya ve ABD ile birlikte,  savaşa yol açmadan törpülenmesi, ileride  siyasi bir hedef olabilecektir.

Güney Kore kalkınma sürecinden alınacak faydalı dersler bulunmaktadır.

440
Kripto Para Haber / Suriyeli Mülteciler İçin Blockchain Projesi !
« on: July 19, 2018, 08:18:42 PM »
İnsancıl bir programın, Ürdün’ü sınır dışı eden Suriye vatandaşlarına, blok zinciri teknolojisini kullanarak, verilerini özel tutmasına yardımcı olacak.

BM’nin Dünya Gıda Programı (WFP) tarafından birkaç şirketle işbirliği içinde geliştirilen bu proje, bugüne dek Ürdün sınırında yaşamakta olan on binlerce Suriyeli mülteciye yardım elini uzatmak istiyor.

WFP’nin son teknoloji ürünü blockchain teknolojisi, ihtiyaç sahibi insanlara sunulan etkili insani yardımın maksimize edilmesi için geliştirildi.

“Ethereum Blockchain’ini kullanarak, tüm mülteciler “WFP tarafından sağlanan desteklerini” bu teknolojiyi destekleyen perakendecilere yiyecek satın almak için kullanabilecekleri nakit için kullanabilirler.” açıklaması yapıldı.

Proje, yukarıda belirtilen dağıtılmış defter (LTT) teknolojisini, biyometrik tarama gibi diğer “perakende yenilikleri” ile birlikte kullanmayı amaçlıyor. Bu, organizasyonun kimlik sahtekarlığı veya veri kötü yönetimi ile ilgili riskleri azaltmasına yardımcı olacak ve aynı zamanda süreçte maliyet tasarrufu sağlayacağı yetkililer tarafından aktarılıyor.

Bu projenin başarısı şimdiden olumlu sonuçlar göstermiştir.Sadece insani yardımın sağlanmasında değil, aynı zamanda herhangi bir hükümet kimliği belgesine sahip olmayan kişilerin de işgücüne katılma şansını yakalayabilmelerine neden olabilir.

441
Kripto Para Haber / Wex Borsasında Bitcoin Fiyatı
« on: July 19, 2018, 08:16:33 PM »
Kripto para borsalarında Bitcoin fiyatının artıyor olmasına rağmen bir kaç gün öncesine kadar 6300 dolar civarlarında gezinen Bitcoin fiyatı Wex borsasında yani eski BTC-e olarak bilinen Wex'te 9,000 dolara çıkmıştı.

19.07.2018 tarihi itibari ile coinmarketcap'ta Bitcoin'in fiyatının 7350 dolar olarak gözükmesine rağmen Wex'te Bitcoin fiyatı 9130 dolar olarak gözükmekte hatta an ve an artmaktadır. Wex'te geçtiğimiz günlerde fiyat artışı iki saat içinde gerçekleşti. BTC bu süre zarfında 7800 dolardan 9000 dolara yükseldi. Wex'te BTC satışı diğer borsalara oranla %22 daha pahalıya satılıyor. BTC diplerde olduğu anlarda bile bitcoin Wex'te 7800 dolardan işlem görüyordu.

Coinmarketcap verilerine göre Wex'in günlük işlem hacmi yaklaşık 39 milyon dolar olarak gözüküyor. Yine coinmarketcap'a göre WEX piyasadaki en popüler 32. borsa konumunda olduğu anlaşılıyor.

Kısa bir zaman diliminde böyle büyük bir değişikliğin ortaya çıkması, bazı kişilerin "bu işte bir bit eniği "olduğu deyimini akıllarına gelmesine neden oldu. Wex'te fiyatın bu denli uçuk olması nedeniyle çoğu kişinin aklına bu işte bir iş olduğu düşünüyor olmaları nedeniyledir ki çoğu yerde bu kişiler Wex'teki bu durumu dile getiriyorlar.

WEX yetkilileri BTC'nin artışı ile ilgili olarak herhangi bir açıklamada bulunmadılar. Twitter'da paylaşılan bir gönderiye göre platform planlı bir bakımdan geçeceği bildirilmiş olmasına ve üzerinden günler geçmiş olmasına rağmen bir değişim olmadığı görülüyor. Bakım süresince tüm hesapların askıya alındığı yine atılan twette belirtilmiş olmasına rağmen 19.07.2018 tarihi itibari ile Wex'te BTC fiyatının 9130 olduğu görülüyor. Hesapların askıya alınıp alınmadığı ise tam bir muallak durumda.

Wex'teki bu denli fiyat değişikliği ile ilgili sizin düşünceleriniz nedir? Çoğu kişinin aklına Arbitraj yapılır mı? sorusunu akıllara getiriyor. Sizce bu mantıklı mı? Görüşlerimizi paylaşarak olay hakkında yorumlar yapabiliriz.

442
Başkan Erdoğan'ın ilk günü Washington'da nasıl izlendi?

 

Washington’daki en tecrübeli yabancı muhabirler arasındayım. Yıllardır dün gibi Türkiye’nin pür dikkat ve heyecanla izlendiğini görmedim.

Yönetimin tüm birimlerinde insanlar Başkan Erdoğan’ın birinci gününün içerdiği mesajlara konsantre olmuştu. Onun ilk gün yaptığı tüm konuşmaların çevirileri anında analiz edildi. Birimler başkanlık döneminde Türkiye’nin yönünün ne olacağına ilişkin tahminler yapmak ve bunun Türk-Amerkan ilişkisini nasıl etkileyeceğini çıkarmaya çalıştılar.

İTİRAF ETMELİYİM BUNU İLK KEZ GÖRDÜM

'Ne olacak, bu da onların doğal işi değil mi zaten’ diye sorabilirsiniz. Gayet tabii ki yapmaları gereken iş bu. Ancak ben çok uzun süredir Amerikan yönetimlerinin Türkiye’ye bu kadar önem verdiğini ve dikkat kesildiklerini görmemiştim. Aslında sabahtan tüm birimledeki ilgili kişiler arasında müthiş bir telefon trafiği başlamıştı.

Ama Bakanlar Kurulu'na giren isimlerin açıklanmasına yaklaşılırken telefon trafiği öğleden sonra çılgın bir ritim kazandı. Yönetimin çeşitli birimlerinden Türkiye üzerine çalışan düşünce üretim merkezlerine yoğun yorum talepleri geldi.

ERDOĞAN'A DUYULAN SAYGI

Bu ilgi ve konsantrasyon yoğunluğuna bakıp yönetimin Başkan Erdoğan’ın aklına koyduğunu yapmak ve başarma azminden bayağı çekinmekte olduğunu görebiliyorsunuz. Özel sohbetlerde bana bunu açıkça söylüyorlar da bunu sevmek ile karıştırmayalım. Amerika’nın bazı planlarını bozduğu için ve bağımsız, güçlü kararlar verebildiği için sevmiyorlar ve bunu çoğu net de ifade ediyorlar. Ama Erdoğan’a yönelik müthiş bir saygı var, bu kesin.

Ayrıca Başkan Erdoğan’dan korkuyorlar da. Bu da en eski Washington gazetecilerinden bir tanesi olarak benim de hoşuma gidiyor açıkçası. Türkiye’nin çok sevildğinin söylendiği yıllarda da burada çalışıyordum ama o günler Türkiye’nin yönetimine böylesine saygı duyulmuyordu. Sevgi değil saygı önemli olduğundan bir dış muhabir/yazar olarak naçizane ve saygıyla alkışlıyorum uzaktan Başkan Erdoğan’ı Türkiye’ye bunu sağladığı için.

İBRAHİM KALIN FAKTÖRÜ

Bakanların henüz daha açıklanmadığı saatlerde Washington’da konuştuğum insanlara "Sizin en çok merak ettiğiniz konu nedir" diye sordum. Doğal olarak hemen herkes dışişleri bakanının kim olacağını merak ediyordu. Ama ilginç bir detay vardı burada. Konuştuğum hemen herkes "İnşallah İbrahim Kalın olmaz" diyordu. Ben bunun nedenini sorunca çok ilginç bir cevap aldım. Bunların dediğine göre İbrahim Kalın Washington’daki etkin isimlerle temasını, diyaloğu hiç koparmamş. Dün isimler açıklanmadan önce "Şimdi o bakan olursa bu diyaloğumuz ve dirsek emasımız kopar mı diye çekiniyoruz" diyorlardı. Washington’u ve iç işleyişini çok iyi bilen İbrahim Kalın ile özellikle sosyal medya üzerinden diyaloğa Washington’un bayağı önem vermekte olduğu açıktı. Bu detay bana dış politikanın iç işleyişini anlamam açısından başka bir ufuk açtı.

Sedar Turgut
10.0.7.2018 Habertürk

443
Rus bilişim uzmanları, farklı Blockchain ağlarını hem sosyal medya ağları hem de birbirleriyle birleştirecek olan yepyeni bir teknoloji üzerinde çalışıyor.

Birkaç Blockchain ağı birbirine bağlanarak veri aktarımı sağlanacak
Island 10-21 adını taşıyan kursun katılımcıları, etkili Blockchain tabanlı sosyal medya veri alışverişi için çeşitli projeler sundu.

Innopolis Üniversitesi, Project Olympiads Departmanı bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) uzmanı Alexander Kolotov, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:

Laboratuvarımızda, Ethereum merkezli dağıtık defter teknolojisine dayalı merkezi olmayan uygulamaları araştırıyoruz. Yapmaya çalıştığımız şey birkaç Blockchain ağını birbirine bağlamak ve bunlar arasında veri aktarımı problemini çözmek.

Geliştirilecek dApp’ler ile pek çok sorun tarih oluyor
Sistem, merkezi olmayan bir altyapı üzerine kurulu. Uzmanlar, sosyal medya ağlarının belirli parametrelerin analiz edilmesi yoluyla kullanıcılarına hesaplarına göre analiz ve sınıflandırma yapabildiklerinden, diğer uygulamaların yanı sıra yeni uygulamaların iş için umut verici adayları etkili bir şekilde belirleyeceğine inanıyor.

Bu dApp’ler ayrıca kullanıcıların profillerine bağlı olarak uzaktan eğitim kursları almalarına yardımcı olacak.

Rus bilişim uzmanları Blockchain üzerinde itinayla çalışıyor
Konuyla ilgili saha çalışmaları yürüten Rus uzmanlar bu yeni sektörü bir süredir geliştirme aşamasındalar. Örneğin, son günlerde bir kripto madenciliği platformu olan Reactor geliştirildi ve seri üretime sokuldu. Endüstriyel kripto para madenciliği için tasarlanan platform, bu etkinliği çok daha faydalı hale getiriyor.

Rusya ordusu da Blockchain teknolojisini uygulamaya başladı. Federal Savunma Bakanlığı, kritik bilgi altyapısı (CII) üzerindeki siber saldırıları tespit etmek ve önlemek için dağıtık defterleri kullanmayı planlıyor.

444
Kripto Para Haber / BTCTürk'e USDT Eklendi
« on: July 18, 2018, 09:10:02 PM »
BTCTürk kendini geliştirmeye devam ediyor bugün aldığım maile göre borsaya usdt yani tehter eklenmiş hem TRY hemde BTC bazında işlem yapılabiliyor.

445
Dogethereum’un (DOGX), 2018’de Dogecoin’den uzaklaşarak ayrı bir zincir oluşturması bekleniyor. Bu, Dogecoin’in ilk sert çatalının yaratılmasına yol açacak bir olay olacaktır. Dogethereum, adını Rinkeby projesi olarak da bilinen Dogethereum Köprüsü ile paylaşıyor. Şubat 2018’de, truebit protokolünün geliştiricileri Doecoin’i Rinkeby Ethereum test ağına göndermişti. Dogecoin’i yatırımcı ve tüccarların önüne getirdiği için kritik bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.

Kripto para uzmanları, Dogethereum Bridge’in, kullanıcının taleplerini yerine getirmek için en büyük altkoin skalasına yardım etmeyi amaçlayan Ethereum’un truebit teknolojisinin bir parçası olarak geliştiğini söylüyor.

*Dogethereum , merkezi olmayan yeni bir dijital para birimidir. Bitcointalk’te açıklanan geliştiricilerin en hızlı işlem hızı olan ETH algoritmasına dayanan popüler Dogecoin’in bir enstantanesi üzerine kurulacaktır.

Dogethereum’un amacı

Kripto para geliştiricileri, oldukça yüksek işlem hızı nedeniyle güçlü Ethereum algoritmasında Dogethereum yaratacaktır. Geliştiriciler, akıllı sözleşmelerin kullanılabilirliği ve işlevselliği nedeniyle de Ethereum platformunu seçtiler. Şirketin amacı mevcut Doge paralarını başka bir yöne yönlendirmek. Amaç ayrıca hızı artıracak ve aynı zamanda daha kolay gezilebilir hale getiren ASIC madenciliğini ortadan kaldırmaktır.

Dogethereum Çalışmaları (DOGX)

Kripto para geliştiricileri, DOGX’in önceden çıkarılmış ve hatta satış öncesi olmayacağını ortaya çıkardı. Bu nedenle Dogecoin’e sahip olan kişiler 1: 1 oranında Dogethereum alacaklardır. DOGX’in yaratıcıları, “Hedefimiz Doge paralarını ASIC’ye madencilik yapmaksızın, hız ve basitlikle tamamen yeni bir geliştirme vektörü vermektir. Topluluk projeyi yönetiyor, bu yüzden ICO olmayacak, ön hazırlık ve başka hiçbir manipülasyon olmayacaktır. ”

Dogethereum, çatal oluştuktan sonra ana Dogecoin’den bazı özellikleri koruyacaktır. Şimdiye kadar Dogecoin blockchain, kripto para birimi yatırımcıları ve tüccarlar için ‘güvenilir’ bir platform olduğunu kanıtladı. Şu anda, coinmarketcap.com’a göre Dogecoin’in piyasa değeri yaklaşık 477 milyon dolar ve hacmi 14 milyon dolar. (19 mayıs 2018) Yatırımcılar Ethereum tabanlı cüzdan üzerinde kullanılabilecek ve DOGX aynı miktarda alacak. Kullanıcılar aynı kolay erişime sahip olacak ve aynı avantajları alacaktır.

Kaynaklar, DOGX’in son derece uzmanlaşmış ve eğitimli bir kripto para birimi geliştiricileri ekibinin elinde olduğunu ve gerçek zamanlı ekonomistlerin kripto para piyasasında yarattığı etkiyi incelemek için faaliyetleri yakından takip ettiklerini söylüyor. Komisyonlar, ücretler ve bahislerin herhangi bir katılımı olmadığı veya önceden tanımlandığı da söyleniyor.

Proje en azından başlangıçta herkes için ücretsiz olacak ve GPU madenciliğini kullanacak. Hedef, kullanıcıların karlarını arttırmaktır. Gerçek zamanlı deneyim ve akıllı kontratların kripto para piyasasında uygulanması, belirteç fiyatlarındaki yükselmeye yarar sağlayacaktır.

Başlangıçta Dogethereum projesinin ardında yatan fikir, tüm dogecoinleri Ethereum ağına getirerek, Doge ağına geri dönünceye kadar ER20 tokenleri olarak çalışacaktı. Kripto para uzmanları, tartışılan teknoloji tamamen geliştirildikten sonra, Ethereum’un ölçeklenebilirlik konularının% 90’ının çözüleceğine inanıyor. Bu projenin başarısı, kullanıcıların herhangi bir blockchain ağında herhangi bir jetonu kullanabilecekleri anlamına da geliyor. Dogethereum, kripto para birimi endüstrisinde birçok yeni özellik ile başlatılacak.

446
Bir dönem fotoğrafçılık sektörünün açık ara lider firması olan Kodak, daha sonra yaşanan yeni teknolojik gelişmelerin ardından, sektördeki eski pozisyonunu, türlü çabalara rağmen bir türlü geri alamadı. Firmanın, kripto para sektöründe yapmak istedikleri şeyler için ise, karşısına her geçen gün yeni bir sorun çıkıyor.

Kodakcoin’in ortaya çıkmasının ardından, kripto para piyasasında bir hamle daha yapmak isteyen Kodak, bu sefer de eli boş döndü. Kodak KashMiner ismiyle bir proje çıkaran firma, madencilik cihazlarını kiraya vererek gelir elde etmeyi planlıyordu.

Ancak Kodak, yaptığı açıklamada ürün ile herhangi bir ilgileri olmadığını açıkladı. Bununla birlikte yapılan bazı araştırmalara göre, Spotlite USA tarafından satın alınan bu ürün, aslında Kodak LED Lightning ismiyle, firma tarafından lisanslanmış durumda.

Ürüne Bir Bakış

Evdeki madencilik operasyonlarının zahmetinden insanları kurtarmaya çalışan ve bunun için çalışmalar yürüten firmanın iş modeli, aslında pek de mantıklı değil.

Başlangıçta kira ücreti olarak 3 bin dolar almayı planlayan firma, daha sonra da cihazın kazdığı Bitcoin’lerin sadece belirli bir kısmını müşteriler ile paylaşmayı planlıyordu.

Yine bir ufak bir araştırma sonucu görülecek bir başka şey ise, cihazın Bitmain Antminer T9+ ile benzerlikler taşıdığını ortaya koyuyor. Bu cihaz, yaklaşık 373 dolar maliyeti ile dikkat çekerken saniyelik 10.5 Terahash işlemci gücüne sahip ve 21 Temmuz’dan itibaren kargolanmaya başlayacak.

Yani, ürüne Kodak damgası vurulup piyasaya çıkması demek fiyatların bir anda bu kadar artış yaşaması anlamına geliyor ki bu durum, çoğu otoriteye hiçbir anlam ifade etmiyor. Ayrıca, Kodak KashMiner’ı alan Spotlite firması, 3 bin 400 dolarlık bir yatırım sonrasında iki yıl boyunca yaklaşık ayda 375 dolar net kar kazanılacağını iddia ediyor ki bu iddia da bir hayli komik.

Cihazın Antminer T9+ olduğu artık ayan beyan ortada ve bu cihazın bir alt modelinin fiyatı ise 283 dolar.

Cihaz, şu anda ayda ortalama 0.0152952 BTC kazabiliyor ki bu rakam hemen hemen 102 dolara tekabül ediyor. Bu durumda hiçbir enerji harcamadığınızı da varsayarsak -ki böyle bir şey takdir edersiniz ki imkansız- elinizde yine de 102 dolar kalıyor, 375 değil.

Madencilik havuz ücreti ve dünyanın en ucuz elektriğini kullandığınızı bile farz etsek, şu fiyatlarda elinize aylık geçecek rakam ortalama 50 dolar. Elbette ki Bitcoin fiyatları on binlerce dolarlık bir artış gösterirse, bu iş o zaman çok karlı bir hal alabilir ancak şu anda, kazanılacağı iddia edilen rakamlar, tam bir aldatmaca

447
Blockchain ve kripto para birimlerine odaklı bir hedge fonu olan Tetras Capital, yakın zamanda yaptığı bir açıklamada Ethereum için kısa pozisyon yapmayı tercih ettiklerini ifade etti. Firma bir yandan Bitcoin‘i desteklerken bunu yapma sebeplerini yatırım olarak belirtti.

İlginç olan şudur ki, bu duyuru Bitcoin’in 7500 dolara kadar yükselip beraberinde bütün piyasayı şaha kaldırmasından kısa bir süre sonra yapıldı.

Dün neredeyse bütün kripto para birimlerinde yaşanan artışa rağmen, Ethereum’un performansı biraz cansız gibi durmakta. Top 10 içerisindeki çoğu kripto para birimi %9 ve üzerinde ivme yakalarken, Ethereum son 24 saat içerisinde %5 ve %6 arasında gidip gelmekte.

Tetras tarafından yapılan açıklamada Ethereum’un para birimi olan Ether’in fiyatının önemli ölçüde ”fazla değerlenmiş” olduğu belirtilmekte. Firma bu para biriminin, Ethereum’un ”mevcut ve yakın dönemdeki teknolojik durumundan” ayrışmış ve bağımsız olduğunu vurguluyor. Hedge fonunun açıklamalarının devamı şu şekilde:

”Geçtiğimiz yıl içerisinde kripto – varlık piyasaları, kripto para birimlerinin değerinin, ”blockchain alt yapı katmanına” bağlı olarak büyüdüğü tezine sahipti… Ethereum ve Ether, bu çılgınlığın tam merkezinde yer alıyor. ”

Tetras geçtiğimiz yıl içerisinde Ether fiyatındaki artışın sebebini spekülasyona bağlıyor. Firmaya göre yapılan bu spekülasyonlar yavaş yavaş bittiği için, bu durum fiyatta bir düşüş yaratıyor. Tetras’a göre Ether fiyatının yükselişi ”irrasyonel coşku ve taşkınlığın” bir ürünüydü ve fiyata olgunlaştıkça ”kaçınılmaz” ceza kendini göstermeye başladı.

Yapılan açıklamada piyasanın ve teknolojinin şu an için değerlemeleri doğrulamak için çok ham olduğu ve* bu sebepten ötürü şu an kripto para birimlerine biçilen değerin çoğunlukla ”spekülatif olaylardan” ibaret olduğu vurgulanmakta.

Spekülatör yatırımcılar piyasanın en başından beri kripto para dünyasının büyük bir parçası olurken, bir çok kişi volatilitenin çoğunun bunlardan kaynaklandığını düşünmekte. Belirgin ve elle tutulur kullanım alanları baya bir süredir spekülasyona karşı en güçlü silah olarak kullanılmaktaydı. Ethereum ağı her birinin değeri 100 milyon dolardan fazla 35 tane ERC20 token’ine ev sahipliği yapıp, buna ek olarak 1500 merkeziyetsiz uygulamaya da sahip. Ethereum sahip olduğu günlük 750.000 işlem gibi önemli bir desteğe sahip olsa da, Tetras bu talebin bile Ether’in sahip olduğu fiyatı meşrulaştırmak için ”yeterli olmaktan çok uzak” olduğunu düşünüyor.

Tetras, bir kripto para biriminin trilyon dolarlık piyasa hacmine erişebilmesi için, bunun bir tasarruf aracın ile* bir takım benzerliklere sahip olması gerektiğini ifade etti.

Biz ETH’nin dominant bir Tasarruf Aracının en önemli karakteristiklerine sahip olmadığına inanıyoruz ve – USD ve Altın gibi küresel olarak dominant varlıkları bir kenara bırakın – ETH’nin mevcut kripto varlığı lideri BTC’yi tahtından edebileceği konusunda bile çok düşük ihtimale sahip olduğunu düşünüyoruz.

Dahası firma, Ethereum’un bir tasarruf aracı olabilme olasılığının özellikle kendi kullanım alanlarından birisinin potansiyelini fark etmekten geçtiğini ifade etti. Temel olarak belirtilen iki kullanım aracı mevcut. Bunlardan birisi merkeziyetsiz uygulama platformu, diğeri ise ilk dijital para arzı tipinde fon toplamak için oluşturulan diğer platformu.

Merkeziyetsiz uygulama kısmında Tetras,* bu platformun teknik konular ve merkeziyetsizlik konusunda ”ciddi sıkıntıları” olduğunu düşünüyor ve bunların belirli bir zaman dilimi boyunca devam edeceği kanısında. Bu sorunlar belirli bir süre sonra Ethereum’un ”daha ucuz, daha etkili ve daha az riskli” platformların üstündeki yerini sarsmaya başlayacak.

Dahası, Ether için olan gerçek talep, sermaye toplama projelerinin yaygın metalaşmasıyla gölgelenmeye başladı. Tetras, ”bu ICO projeleri de ileride başlarına gelecek düzenlemeden sonra talep kaybı yaşayacak ve sonuç olarak Ethereum ağına ve Ether’e olan talep iyiden iyiye düşecek” ifadelerini kullandı.

Hedge fonu, kendilerinin Ethereum’a kısa pozisyon yapmalarının asıl sebebinin, Bitcoin’e Pozisyon Fazlası yapabilmek olduğunu ifade etti.

”Bu yılın başlangıcından beri bütün güncellemelerimizde belirttiğimiz üzre, gelecekteki sürdürülebilir kripto boğa piyasasının BTC önderliğinde mümkün olacağını düşünüyoruz.”

”Önümüzdeki ayların Ethereum’ geleceğini belirleme konusunda çok etkili olacağına inanıyoruz. Ağ yoğunluğu (Merkeziyetsiz uygulama kullanımından), rekabet (alternatif merkeziyetsiz uygulama platformlarından) ve düzenleme (ICO’lara karşı olan) spekülatif haberleri ve ETH’nin fiyatını iyi bir teste sokacaktır.”

448
Ripple şirketi kriptografi uzmanı olan David Schwartz’ı Baş Teknoloji Sorumlusu (CTO) görevine getirdi. Schwartz şu anda Coil ve Codius akıllı kontrat platformlarını yürüten Stefan Thomas’ın yerine geçti.

David Schwartz atandıktan sonra şu ifadelerde bulundu:

BLOCKCHAİN TABANLI ÇÖZÜMLER KULLANAN FİNANSAL KURUMLARDAN OLUŞAN KÜRESEL BİR AĞ YARATMAK PEK DE KOLAY BİR İŞ DEĞİL. ANCA RİPPLE’DA BUNU GERÇEKLEŞTİREBİLECEK TEKNİK ELEMANLARA SAHİBİZ. HATTA DAHA FAZLA TEKNİK ELEMAN ALMAYI DÜŞÜNÜYORUZ.

David Schwartz şu anda Ripple’ın daha az merkezi olması için çalışırken bir yandan şirketteki diğer teknoloji projelerine de öncülük ediyor.

David Schwartz, Ripple topluluğuyla daha yakın olmasının yanı sıra, bir kaç meslektaşı ve Ürün Yönetimi bölümünün Kıdemli Başkan Yardımcısı (SVP) olan Asheesha Birla ile Ask Me Anything (AMA – Bana İstediğin Sor) bölümünde bir araya geldi.

Bankalar Yeni Teknolojilerden Çekiniyorlar
Bu AMA bölümünde David Schwartz ayrıca geçtiğimiz günlerde Avrupa’ya yaptığı seyahatten ve bu seyahatte pek çok bankanın temsilcileriyle yaptığı görüşmelerden bahsetti:

PEK ÇOK BANKAYLA GÖRÜŞTÜM. BU BANKALARDAN ÖĞRENDİĞİM VE PEK DE TAKDİR ETMEDİĞİM ŞEY İSE YENİ TEKNOLOJİLER TARAFINDAN ALTÜST OLMA KORKUSU İÇİNDE OLMALARIYDI.

Ayrıca şu sözlerle devam etti:

BLOCKCHAİN ŞU ANKİ PLANLARI ARASINDA GÖRÜNMÜYOR. MUHTEMELEN ALGILAYABİLDİKLERİ EN HIZLI GELİŞEN ŞEY BLOCKCHAİN. ANCAK AYNI ZAMANDA BAYİLERİ TARAFINDAN BASKIYA MARUZ KALIYORLAR. BANKA DIŞINDAKİ ÖDEME ŞİRKETLERİ BANKALARDAN KÂRLI İŞLERİ ADETA ELE GEÇİRİYORLAR. BU NEDENLE BANKLAR TEKNOLOJİYE YATIRIM YAPMALARI VE BİR DEĞİŞİM OLMASI GEREKTİĞİNİ FARKETTİLER.

Bankaları bir üst seviyeye çıkaracak bu yeni teknoloji Ripple gibi görünüyor. Bu seviyeye çıkarak bankacılık endüstrisindeki rekabet ortamında bir adım önde olacaklar.

449
Bugün 7 bin 500 dolar gibi bir fiyata kadar çıkan ve son 39 gündeki en yüksek seviyesine ulaşan Bitcoin küçük çaplı bir düzeltme yaşayabilir.

Sabahın erken saatlerinde 7,500$ seviyesine gelmeyi başaran Bitcoin şu anda 7 bin 400 dolar seviyelerine gerilemiş durumda.

Bitcoin geçtiğimiz gün 6,838$ düzeyindeki ters baş-omuz direnişini kırmayı başardı ve kısa vadede hızlı bir artış yaşadı.

Bitcoin şu anda ters baş-omuz formasyonundaki hedef doğrultusunda 7,900$ düzeyini zorlayabilir ancak bunun için önce biraz beklemek gerekebilir. Bitcoin’den önümüzdeki 24 saat boyunca bir atak görmeyebiliriz çünkü fiyatın 7 bin 500 dolar düzeylerinden 7 bin 400 dolar düzeylerine gerilemesi piyasada bazı şeylerin değiştiği anlamına geliyor.

Ayrıca teknik grafiklere baktığımızda da gün içinde bazı aşırı-alım durumlarının yaşandığını görebiliriz. Yani Bitcoin yeniden atağa geçmeden önce bir düzeltmeyle karşılaşabilir. Bu düzeltme Bitcoin’in yeniden artacağına inanan yatırımcılar için bir fırsat kapısı olabilir.

Bitcoin’in yakın zamanda yaşayacağı düzeltme, fiyatın 7,900-8,000$ düzeylerine çok daha sağlıklı bir şekilde çıkmasını sağlar. yatırım tavsiyesi değildir.

450
Kripto paralar dün geçtiğimiz senelerden alıştığımız bir performans sergilediler ve Bitcoin’deki fiyat artışı ile market sadece birkaç saat içerisinde 22 milyar dolar değer kazandı.

Dijital altın Bitcoin son 24 saat içerisinde yüzde 11’in üzerinde değer kazanarak 7.450 dolar seviyelerine ulaşırken Stellar ve Cardano yüzde 20’ye yakın değer kazandılar. Kripto para piyasasının toplam hacmi 300 milyar doları test etmeye başlarken analistler Bitcoin fiyatını tetikleyen gelişmelerin başında Goldman Sachs’ın yeni CEO’sunun Bitcoin’e olan pozitif tutumunu ve kurumsal yatırımcıları heyecanlandıran Bitcoin ETF’si başvurusunu öne çıkarıyorlar.

Goldman Sachs’ın Yeni CEO’su Belli Oldu
David Solomon
David Solomon
Dünyanın en büyük yatırım bankalarından olan ve uluslararası finansa yön veren kurumlardan birisi olarak tanınan Goldman Sachs‘ın yeni CEO’su olarak David Solomon seçildi.

Forbes’ta yer alan habere göre Goldman Sachs’ın yeni CEO’su şirketin eski yöneticisi Lloyd Blankfein’a göre Bitcoin’e karşı çok daha olumlu.

Daha önce yaptığı açıklamalarla Goldman Sachs’ın vadeli Bitcoin işlemlerine ek olarak direkt kripto para yatırımlarına yönelmeyi düşündüğünü belirten Solomon, New Yorklu yatırım firmasının Bitcoin ve diğer kripto para servislerini portföyüne eklemek istediğini dile getirmişti.

Solomon açıklamalarında aceleleri olmadığını ve müşterileri dinleyerek doğru ekibi kurarak dikkatli bir şekilde hareket edeceklerini de medya ile paylaşmıştı.

Aynı zamanda elektronik müzik DJ’liği de yapan Solomon’un (DJ D-Sol) Goldman Sachs’ın yönetimine geçmesinin Bitcoin’e olan kurumsal yatırımcı ilgisini tetiklemiş olabileceği belirtiliyor.

Regülasyonlarla Hayat Bulan Bitcoin ETF Ümitleri

Bitcoinist’te yer alan habere göre ise Bitcoin fiyatında yaşanan bu artışın en büyük nedeni Bitcoin ETF’leri konsundaki ümitlerin yeşermesi.

SEC’in Bitcoin ve Ethereum’un menkul değer olmadığını açıklamasının ardından Bitcoin’i borsasında yatırım fonu olarak kullanmak için başvuran CBOE kripto para piyasasında yeni bir heyecanı tetiklemişti.

Hafta başında dünyanın en büyük yatırım fonu şirketi BlackRock’un da kripto paraları ve blockchain’i araştırmaya başlaması ile SEC’in CBOE’nin başvurusunu kabul edeceği yönündeki söylemler hız kazanmıştı.

Kripto para piyasasının ünlü traderlarından Filbfilb ise fiyat artışı başlamadan birkaç saat önce yaşanacakları tahmin etmiş ve ETF’lerin tıpkı vadeli Bitcoin işlemleri gibi bir fiyat artışını tetikleyeceğini öngörmüştü;

“İlginçtir ki bize esas zararı veren vadeli Bitcoin işlemleri Bitcoin’in ETF olarak kullanılması yönünde önümüzü açmış olabilir. Bitcoin ETF’leri heyecanın artması ile birlikte boğa hareketi her an başlayabilir.”

Yayın saati itibariyle 7.431 dolar seviyelerinden işlem gören Bitcoin kripto para piyasasının da yüzde 43’lük bir kısmını oluşturuyor.

Pages: 1 ... 28 29 [30] 31
ETH & ERC20 Tokens Donations: 0x2143F7146F0AadC0F9d85ea98F23273Da0e002Ab
BNB & BEP20 Tokens Donations: 0xcbDAB774B5659cB905d4db5487F9e2057b96147F
BTC Donations: bc1qjf99wr3dz9jn9fr43q28x0r50zeyxewcq8swng
BTC Tips for Moderators: 1Pz1S3d4Aiq7QE4m3MmuoUPEvKaAYbZRoG
Powered by SMFPacks Social Login Mod